CHP’nin başını çektiği muhalefetin her eyleminde, her söyleminde ortaya çıkan bir gerçek var ki, o da Abdullah Gül’ün bunların üzerinde bir üst akıl olduğu gerçeğidir. Abdullah Gül Türkiye’deki muhalefetin üst aklıdır ve Abdullah Gül’ün üzerindeki güçler de sürekli Abdullah Gül merkezli siyaseti dizayn etme peşindedir.
Bu konuda en net deşifreyi CHP’nin organizesinde kurulan İP’in başındaki Meral Akşener Cumhurbaşkanlığı seçim döneminde “Bizden CHP, HDP, SP ile yanyana gelmemiz ve Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı adayı olarak göstermemiz istendi” söyleriyle yapmıştı. Bu itirafın üzerinde o dönem ne medya, ne de Cumhur ittifakı fazla gitmedi. Oysa çok önemli bir itiraftı bu. İsteyen kimdi? ABD mi? İngiltere mi? PKK mı? FETÖ mü? Türkiye’deki sermaye güçleri mi?
Bu gizemli gücün istediği karşısında CHP, HDP, SP tamam demiş. Ama Meral Akşener “Abdullah Gül ile başarı olmayacağını ve kendi Cumhurbaşkanlığı adaylığını düşünerek” kabul etmemişti. Gerçi İP’in gerzek trolleri ve bazı yöneticileri bu düşünceyi bile o dönem Meral Akşener’e piar yapmak için kullandılar. Neymiş efendim “Meral Akşener oyunu bozmuş”, neymiş efendim “Abdullah Gül gibi her ihanetin içinde olan birine geçit vermemiş…”
Sonra Meral Akşener çıkıp bunları bozmuştu. Önce “Sayın Gül benim arkadaşım, kendisi ile ilgili olumsuz bir düşünceye sahip değilim. Ama o günün şartlarında Sayın Erdoğan’ın yıkılmaz armada olduğu dönemde atacağı adımların hesaplanması gerektiğine inandım” demiş…
Daha sonra da İP’i kurarken Abdullah Gül’den akıl, fikir ve adam aldığına dair “Bizim partimizi kurarken Sayın Gül ile görüştüm, fikir aldım, tavsiye aldım. Sayın Gül’den ona yakın olan bazı isimleri istedim. Mümkünse partimizin kuruluşunda bulunmalarını istedim. Kendisine karşı kötü hiç fikrim yok” cümleleri kurarak İP’in trollerini ve bazı gerzek yöneticilerini resmen madara etmişti.