Anadolu'da “ekmeksiz” diye bir tabir vardır. Genelde vefasız, nankör, güvenilmez, kendisini bir yere getirenleri satanlara söylenir. Ali Babacan’ın, MHP’nin 2018 yılında başlattığı ‘Askıda Ekmek Projesi’ni “Askıda ekmek diye bir proje başlattılar. Bu yaptıklarından hiç utanmıyorlar mı? Bir ülkede adaleti, insan haklarını, demokrasiyi askıya alırsanız o ekmeği de askıya koymak zorunda kalırsınız. Bu, iktidarın bir ortağının vatandaşının ekmek parasına muhtaç kaldığını açıkça ilan etmesi demek. Bu nasıl bir önerim anlayışıdır? Bu nasıl bir utanmazlıktır? Söze gelince “yerli” diyorlar, “milli” diyorlar. Milliyetçilik askıya ekmek koymak değildir.” şeklinde değerlendirmesini görünce, direkt aklıma Anadolu’da kullanılan o “ekmeksiz” ifadesi geldi.
Ali Babacan’ın, kendisini hükümette birçok göreve getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sattıktan sonra, şimdi de Türkiye’yi satma peşinde oluşu onun “ekmeksiz” oluşunun kanıtıdır.
Ali Babacan isimli bu “ekmeksiz”, Deva isimli partiyi kurduğu günden bu yana HDP’ye, terörist Demirtaş’a, bölücülere, Kürtçülere hizmet ederek Türkiye’ye ihanet ettiğine bakmıyor da, MHP’nin sosyal yardımlaşmayı ve dayanışmayı teşvik eden ve Osmanlı’dan bu yana gelenek olan ‘Askıda Ekmek Projesi’ni yaşatmasını eleştirmeye kalkıyor.