HDP Eş Başkanı iken âdeta bir sırtlan gibiydi. Şimdi aldığı akılla birlikte süt dökmüş kedi gibi…
Bir yazı kaleme almış ve o yazı içinde “Barışımız için daha cesur olmanın zamanı çoktan geldi de geçiyor”, “Silahı ve şiddeti çözüm yöntemi olarak görmek yerine demokratik siyaseti esas almamız gerekir”, “İktidarın bir barış arayışı söz konusu değil. Hatta barışın iktidarın işine gelmediği net olarak anlaşılıyor”, “Her şeye rağmen artık barış umutlarını büyütme zamanıdır. Biz barış isteyenler, buna hazırız”, “Ölümlere sessiz kalmak, ölümleri seyretmek insanlığımızdan kaybettirir, barış mümkündür” şeklinde cümleler kurmuş…
Bu cümleleri kuran, “terörist” sıfatı taşıyan Selahattin Demirtaş’tan başkası değildir.
Elbette bu teröristi cezaevinden kurtarmak için bir imaj çalışması yapılmaktadır.
Hendek-çukur-Kobani olaylarında askerimizi, polisimizi ve masum vatandaşlarımızı şehit edenleri azmettiriyor, motive ediyor, yönlendiriyordu. Bu kanlı olayların tamamında 846 kişi hayatını kaybetmişti. Sırf hendek-çukur olaylarında toplamda 793 askerimiz, polisimiz şehit olmuştu.