Bayram ziyaretlerinde uzun süredir görmediğiniz akrabalarınızla, komşularınızla bir araya geldiniz, geleceksiniz. Muhtemelen sohbetlerde "Nasılsın, iyi misin, kurbanı nerede kestiniz, niye zahmet ettiniz?" kısmı bir yerde bitecek, siyasi, toplumsal konular açılacak. Bir dost uyarısı; duyacaklarınıza hazırlıklı olmalısınız. Her ne kadar onlar bizim elleri öpülesi akrabalarımız, iyi günümüzde kötü günümüzde yanımızda olan güzel komşularımız da olsalar uzun süredir görüşmediğimiz için bazı konularda anlaşamayabiliriz. Karşınızda çok muhtemeldir ki hâlâ haberleri meşrebine uygun bir kanalın ana haber bültenlerinden takip eden, sadece kendi fikirlerinin ne kadar haklı olduğuna bir kere daha inanmak için tartışma programı izleyen, gazete, köşe yazısı okuyan, Facebook'ta kendisine benzeyen insanların paylaştıklarını 'likelayan' ve görüşmediğiniz aylar boyunca epey yalana maruz kalmış insanlar bulacaksınız. Ama parrhesia nöbetiniz nüksederse 'sevgili akrabalarım, komşularım bu yalanlara nasıl inandırılmış' diye yurtseverlik hislerinizi dizginleyemezseniz ya da gıcıklık, ukalalık yapacağınız tutarsa, biraz hazırlıklı olmanızda fayda var. Örneğin, hayır, Atatürk'le Ülkü'yü Atatürk Orman Çiftliği'nde bir koyunu severken gösteren 2 Nisan 1937 tarihli fotoğraf Kurban Bayramı'nda çekilmedi. Dikkat ederseniz koyunun arkasında kuzusu var, kurbanlık olamaz. Ayrıca 1937 yılında Kurban Bayramı 22 Şubat'ta başladı. 1936 yılına da ait değil, o yıl Kurban 4 Mart’ta başlamıştı.