Enflasyonun kontrol altına alınmasıyla faizlerin
düşürülmesinin ikinci etkisi, devletin harcamaları üzerinde
oldu. DEVLET BÜTÇESİNDE FAİZ GİDERLERİ
AZALTILDI
2002 yılında devletin toplam harcamaları içinde iç ve dış borç
faizlerinin payı yüzde 36.6 idi. Ancak 53.5 milyar liralık faiz
giderlerinin 61.6 milyar liralık toplam vergi gelirleri içindeki
payı yüzde 86.8 olmuştu. AKP, faizleri düşürmede başarılı oldu.
Aşırı değerli lira ile yapılan büyük miktarda ucuz ithalatla
enflasyon oranı ve faiz oranı ve giderleri hızla azaldı. 2001
yılında yüzde 68.5 ve 2002 yılında yüzde 29.7 oranlarında artan
TÜFE, 2003’te yüzde 18.4’e, 2004’te yüzde 9.4’e ve 2005’te yüzde
7.72’ye düşürüldü. Enflasyondaki bu büyük düşük faizlere de
yansıdı. Devletin toplam harcamaları içinde iç ve dış borç faiz
ödemelerinin payı 2002 yılında yüzde 36.6 iken, 2011 yılında bu
oran yüzde 9.1’e, 2017 yılında yüzde 5.6’ya geriledi. Faiz
giderlerinin toplam vergi gelirlerine oranı ise 2002 yılında yüzde
86.8 iken, 2011 yılında yüzde 16.8’e ve 2017 yılında yüzde 11.0’e
düştü. AKP, faiz giderlerinin ciddi biçimde azalmasının yarattığı
ek kaynağı, bazı başka işlerin yanı sıra, yandaşları kamuda işe
almada ve halkı memnun edecek sosyal yardımlarda kullandı. Memur
sayısı artırıldı. Devlet birçok alanda yoksullara sosyal yardımda
bulunma ve böylece onların siyasi desteğini kazanma olanağına
kavuştu. YABANCI SERMAYE BÜYÜK GELİR ELDE
ETTİ
AKP, enflasyonu düşük tutabilmek için ihtiyaç duyduğu ithalatı
sürdürebilmek için gerekli olan dövizi, yüksek getiri sağladığı
sıcak parayla, bor&c...