Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin bazılarında işçinin
kıdem tazminatını yakmak için şöyle bir oyun oynanmaktadır: İşyeri
yetkililerinden biri, işçiye, "Seni işten çıkardık, gelecek hafta
gel, tazminatlarını al" diyor. İşçi gidiyor, ancak bir hafta sonra
alacaklarını tahsil etme umuduyla işyerine gittiğinde, "Sen
neredeydin, kaç gündür işe gelmedin, senin çıkışını tazminatsız
olarak verdik" deniyor. İşçi, "Ama bana siz git dediniz," dese
bile, "Söze mühür vurulmaz" ilkesi uygulanıyor ve işçi, kıdem ve
ihbar tazminatları ile işe iade davası açma hakkını
kaybediyor.
Bu nedenle, kendisine işten çıkarıldığı bildirilen işçinin, bu
bildirimin yazılı olarak yapılmasını talep etmesi, bu yapılmıyorsa,
Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'ne başvurarak durumu tespit
ettirmesi gerekmektedir. TAZMİNAT NASIL YANAR?
4857 sayılı İş Kanunu şöyle diyor (25/II/g): "İşçinin işverenden
izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki
işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden
sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi,"
tazminatsız çıkışa neden olur.
İşçinin devamsızlığına ilişkin bazı Yargıtay kararları şöyledir
(Uğur Ocak, Feshe Bağlı İşçilik Alacakları, Ankara, 2015):
"Ardı ardına iki gün devamsızlık yaptığı, mazeret de sunulmadığı
anlaşıldığından işverenin haklı feshi vardır." (9.HD. 2009/44436 E.
2012/4936 K. 20.02.2012)
"Cumartesi yarım gün de olsa bir gün devamsızlık sayılır." (9.HD.
2012/23462 E. 2012/37672 K. 14.11.2012)
"Genel tatil günleri çalışılacağı sözleşmed...