1980 öncesini yaşamış ve o dönemin işçi hareketini bilen arkadaşlarla konuştuğumuzda bazen "Ah ah, nerede o eski işçiler!" diyorlar. O yıllardaki eylemlerin militanlığı anlatılıyor. Geçmişte, belki kendilerinin de içinde veya kıyısında yer aldıkları eylemler göklere çıkarılıyor.
Gerçekten böyle mi? Eskiden işçiler devrimciydi de şimdi düzene ayak mı uydurdular? Bugünkü işçilerden bir halt olmaz mı?
İşçi çalışmasına 1972 yılında, henüz ODTÜ'de öğrenciyken başladım. 1974 yılında Cenan Bıçakçı'nın ASİS Sendikası'nı epeyce biliyorum. İlk toplu iş sözleşmelerimi de 1975 yılı ilkbaharında Maden-İş'te çalışırken imzaladım. Diğer bir deyişle, "eski işçileri" de epeyce tanıyorum, "yeni işçileri" de.
1970'LERİN İŞÇİSİ
1968-1970 döneminin önemli özelliklerinden biri, fabrika işgalleridir. Çok sayıda fabrika, sendikal haklarını kullanmak ve çalışma koşullarını iyileştirmek isteyen işçilerce işgal edildi. 1970 yılının en önemli olayıysa, 15-16 Haziran eylemiydi. Peki, 15-16 Haziran eylemine katılan işçilerin ne kadarı karşı çıktıkları hukuki düzenlemeyi biliyordu? Ayrıca, 15-16 Haziran eylemlerinin önlemeye çalıştığı tasarı, 1317 sayılı Yasa olarak yasalaştı ve DİSK'in faaliyetlerini önleyemedi. O dönemde yürürlükte bulunan mevzuata göre, işçiler aynı anda birden fazla sendikaya üye olabiliyorlardı ve sendika üyeliklerine ilişkin merkezi bir veri tabanı yoktu. 1317 sayılı Yasa çıktıktan sonra tüm sendikalar Çalışma Bakanlığı'na son derece abartılı üye rakamları verdiler ve sorun halledildi. Ancak o dönemin işçileri bu düzenlemelerin farkında değildi. Gü...