Babasıyla camiye gelen üç yaşındaki Mücahit İbrahim nasıl bir dünyada olduğunu anlayamadan kısacık ömrünü katilin kurşunuyla tamamladı. Caminin inşaatında gece gündüz çalışan Filistinli mülteci Atta Muhammed Alian da kim bilir ne umutlarla işe koyulmuştu. Yeni Zelanda; uzun beyaz bulutlar ülkesi diye anılıyor. Ilık yeşil ve huzurlu. İnsanlık tarihine göre daha yeni keşfedilmiş sayılabilecek bu ücra adalara göç etmiş insanların birinci sebebi, belli ki güvenli huzurlu bir yaşam. Christchurch kentinde El Nur ve Linwood camilerine yönelik saldırıda hayatını kaybeden Davud Nabi yerleşmek için bir yer ararken bu şehri görünce “Cennetten bir köşe, hayali bile aşıyor” demiş. Sovyet işgalinden kaçıp çocuklarına sığınacak bir yer ararken buralara gelen, 71 yaşında namazda öldürülen Afgan mühendis. Camide kendini siper etmiş başkalarına. Naim Raşit Pakistanlı öğretmenlik yapıyor ve namaza gittiği oğullarıyla birlikte hayatını kaybetmiş. Bangladeşli Hüsna ise kadın bölümünde Cuma namazı kılarken cani ruhlu terörist Brenton Tarrant’ın rastgele ateş açtığını görünce, tekerlekli sandalyeye bağlı kocasını korumak için çabalarken yakalanmış kurşunlara.