Aslında her şey “cennete yazılan mektup”la başlamıştı.
*
“Sevgili babacığım… Seni çok özledik. 1 mayıs işçi bayramını sensiz
geçirdiğim için çok üzgünüm. Cezalarını çekecekler, içinde hiç
kuşku olmasın. Oradaki bütün abi, dede ve amcaların ellerinden
öpüyorum. Seni çok seviyorum. Cennette mutlu bir şekilde bizi bekle
babacığım… Ben pilot olacağım, senin yüzünü kara çıkarmayacağım,
söz veriyorum. Yeni köpeğim Tarçın'ı da çok seveceğini
umuyorum.”
*
9 yaşındaki Betül yazmıştı.
*
Soma'da hayatını kaybeden 301 şehidimizden Ali'nin kızıydı.
*
Mektubunun sonuna, elele tutuşmuş dört kişilik ailesinin resmini
çizmişti. Babası, annesi, kardeşi, kendisi… Hemen yanlarında bir de
köpek yavrusu oturuyordu, Tarçın'dı.
*
Ve, cennete yazdığı bu mektubunu, çiçek bırakır gibi, babacığının
mezarına bırakmıştı.