Pervin Par'ı paylaşamayan delikanlı komiser Eşref Kolçak'la bıçkın kaçakçı Hayati Hamzaoğlu, kombinezonla gezinen sarışın vamp kadın Suzan Avcı'nın evinde birbirinin gırtlağını sıkarken, kapı carrt diye açılır, vicdan azabıyla yanıp tutuşan karaktersiz ebe Aliye Rona “durunn” diye haykırarak içeri dalar, “siz kardeşsiniz!”
*
Pervin'e ilaçlı gazoz içirmeye kalkışan haysiyetsiz çapkın Önder Somer'le, bu şerefsiz komployu tezgahlayan kumarhaneci Kenan Pars kodese tıkılırken, yıllar sonra gerçeği öğrenen iki kardeş hasretle kucaklaşır… Tonton aşçı Necdet Tosun'la azgın hizmetçi Mürüvvet Sim tombul yanaklarını birbirine yaslarken, şoför Vahi Öz'le saftirik uşak Cevat Kurtuluş mutluluktan ağlamaktadır.
*
Var mı özlemeyen o günleri?
*
İnek Şaban mesela…
Neydi acaba mezhebi?
*
Alevi miydi Belgin Doruk, Sünni miydi Ayhan Işık?
Kürt kökenli miydi, yoksa Çerkez miydi Sadri Alışık?
Şakayla karışık sormuyorum bunları…
Kaçımız biliyordu veya doğrusu hiç merak eden olur muydu, Sami
Hazinses'in Ermeni olduğunu?
Türkan Şoray, Fatma Girik, Filiz Akın, Hülya Koçyiğit, dört
yapraklı yonca… İster türbanlı ol, ister çarşaflı, saçlarını
örtmedikleri için sevmeyen var mıydı onları?
Ömercik'e kahrolmayan Musevi, Ayşecik'e gözyaşı dökmeyen Rum var
mıydı?
Hulusi Kentmen gibi dedesi olmasını kim istemezdi ki… Peki, hiç
kimse düşündü mü bugüne kadar, Hulusi Kentmen'in umreye gidip
gitmediğini?
Bizans'ı haşat eden Cüneyt Arkın yabancı düşmanı mıydı?
Hem Karaoğlan, hem Tarkan, ırkçı mıydı Kartal Tibet?
Kaptan Ediz Hun, subay İzzet Günay, savcı Fikret Hakan, polis Ekrem
Bora, şafak bekçisi pilot Göksel Arsoy, Jön Türkler'imiz… Osmanlı
aleyhtarı mıydı?
Mirasını komple Mehmetçik Vakfı'na bırakan Zeki Müren, darbeci
miydi?