Böylece, işgüzar büyükelçilerimiz tarafından devlet kesesinden para ödenip ödenmediğini kontrol ederdi.
★
1930’da mesela…
Münir Ertegün, Paris büyükelçimiz oldu.
Mustafa Kemal’in şahsi talepler konusunda ne kadar hassas olduğunu
bilmiyordu.
Kendisine sipariş edilen iki tarih kitabının faturasını dışişleri
bakanlığına gönderdi.
Üç gün sonra, Çankaya Köşkü’nden Paris büyükelçiliğimize telgraf
çekildi… “Reisicumhurun özel harcamaları dışişleri bütçesinden
karşılanamaz, bundan böyle faturaları kendi adıyla kendisine
göndereceksiniz” denildi!
Hatta elçinin yazışması bile beklenmedi, Paris’ten gönderilmiş olan
faturalar başyaverlik tarafından dışişleri bakanlığından
istendi.
571 frank tutarındaki kitap parası, Mustafa Kemal’in maaş
hesabından, İş Bankası aracılığıyla Paris büyükelçiliğine transfer
edildi.
★