2007 yılıydı.
İstanbul’da, kanalizasyon çukurunun rögar kapağı yoktu, karton bisküvi kutusunu düzleştirmişler, çukurun üstünü örtmüşlerdi.
Dilara beş yaşındaydı.
Üstüne bastı.
İçine düşüverdi.
Yeraltında, yüksek debiyle akan kanalizasyon borusunda sürüklenen minicik cansız bedenini, tee dört kilometre uzakta, kanalizasyonun dereyle birleştiği bataklıkta buldular.