31 Aralık 2010.
Yılbaşı.
İşe geldim.
Masamda zarif bir vazo.
Pembe antoryumlar
Sarı lilyumlar
Kırmızı gerberalar
Beyaz lisyastüsler
Ruhumuzda yeni yıl tomurcuklarının açtığı saatlerde, rengarenk bir
hediyeydi.
Not iliştirilmişti:
“Yeni yılınızı en içten dileklerimle kutlarım.”
İmza…
Profesör Mehmet Haberal’dı.
Silivri’den göndermişti.
Hapisten.
En karamsar olunması gereken yerde… Hayatı adeta kırmızı karanfil
gibi yakasına takmıştı. İçerde’yken dışarı’ya güzellik
göndermişti.
*
Ruhu prangalı tipler tarafından demir parmaklıkların ardına atılması, onun insansever yüreğini tutsak edememişti.