Dün gibi hatırlıyorum.
Mahallede adeta yas ilan edilmişti.
“Duyulur, ayıp olur” deniyordu.
Yüksek sesle konuşmak bile yasak.
Top oynamak yasak.
Çıt çıkarmaya utanılırdı.
Sessizlik hakim olurdu.
İşine, okuluna gidenler, başı öne eğik, hüzün korteji gibi yürürdü.
Yatağında, eceliyle son nefesini veren 90 küsur yaşındaki insanlarımızı bile, böyle uğurlardık… Hatırlarsınız.
★
Diri'ye pek olmasa bile…
Ölü'ye saygı vardı en azından.
★
Sonra?