Her kuşu öpmüştü.
Bi leylek kalmıştı.
Asrın liderimiz “en büyük üzüntüm, İstiklal Marşı'nın hakiki
manasını yüreklere nakşedecek bir bestenin bulunamamış olmasıdır,
burada bestekarlara büyük iş düşüyor, temenni ediyoruz ki o da
çıkar” dedi.
Aslına bakarsanız…
Babasının oğlu Bilal konsere gitmiş, “efenim beğendiğiniz parça varsa okusunlar” denmiş, Bilal hemen istek parçasını söylemiş, “Sabile'yi çok severim” demiş… Herkes şaşkınlıkla birbirinin yüzüne bakmış, “efenim maalesef o bahsettiğiniz şarkıyı bilemedik” demişler, Bilal sinirlenmiş “nasıl bilmezsiniz yahu” demiş, “eller ayır sabile, yollar ayır sabile, yıllar ayır sabile!”
İstiklal Marşı'nın dramı budur.
Sözle müzik birbirine oturmaz.