Bank-ı Osmani-i Şahane.
Osmanlı adını taşıyordu ama, aslında İngiliz-Fransız ortaklığıydı.
Bildiğin, Galata bankeriydi, şahaneliği oradan geliyordu!
Padişahlarımız efendilerimiz zat-ı şahanelerimizi kafalayıp, Osmanlı devletinin “hazinedarı” olmuştu.
Yani, elaleme ait özel banka olmasına rağmen, devlet bankası pozisyonundaydı.
Habire saraylar yaptırayım, laylaylom yaşayayım derken iflas eden padişahlarımız efendilerimize ne kadar lazımsa, kaç para istiyorlarsa o kadar borç veriyorlardı.
Bizim zat-ı şahaneler, bu arkadaşlar Osmanlı devletine bol bol borç verebilsinler diye, devletin para basma imtiyazını bile Bank-ı Osmani-i Şahane'ye vermişti iyi mi… Zat-ı şahanelerimiz böylesine ileri zekalı insanlardı!
Bank-ı Osmani-i Şahane'nin sahibi olan İngilizler ve Fransızlar, baktılar ki, padişahlarımız efendilerimiz hakikaten çok zeki… Biz bunları yakalamışken tam kökünden yerleştirelim dediler, Duyun-u Umumiye'nin kuruluşunda aktif rol aldılar.
Zat-ı şahanelerini şahane şekilde, inek gibi sağmaya başladılar, donumuza
kadar soydular.
★
Sonra?