Yılmaz Özdil Sözcü Gazetesi

Sirenler niye çalmadı?

Sözcü Gazetesi Yazarı Yılmaz Özdil'in bugünkü (24.11.2022)'' Sirenler niye çalmadı?'' başlıklı yazısı.

24 Kasım 2022 | 3.431 okunma

Düzce depreminin yıldönümünde -10 gün önce- ülke genelinde tatbikat yapıp, cep telefonlarımızdan siren çaldırdılar.

Düzce’de gerçekten deprem oldu, kimsenin cep telefonunda siren miren çalmadı.

Bazı ilerizekalı arkadaşlar bunun sebebini izah ediyor, “deprem önceden tespit edilemez, o yüzden çalmadı” diyor.

Bizim kafamız pek çalışmadığı için merak ediyoruz, o halde tatbikatında niye siren çaldı?

“Siren aslında farkındalığı arttırmak için çaldı” deniyor.

Depremin farkında olmamız için siren mi çalması gerekiyor?

Siren çalmadı mesela, depremi farketmedik mi?

“Deprem olduktan sonra siren çalmasının kimseye faydası yok, o yüzden çalmadı” diye akıl öğretenler de var.

Halbuki, biz de onu soruyoruz zaten… Deprem olduktan sonra kimseye faydası olmadığına göre, deprem olmuş gibi çök-kapan-tutun canlandırması yapılan tatbikatta niye siren çaldı?

Hepimiz gayet iyi biliyoruz ki, Türkiye'yi felaketlere karşı önlem alan değil, her türlü felaketi “kader” diyerek geçiştiren bir zihniyet yönetiyor.

Trenler çarpışıyor, “kem gözlerin nazarı” diyorlar.

Nükleer santral patlarsa noolur diye endişeleniyoruz, “nükleer santralla evine koyduğun mutfak tüpünün riski aynı” diyorlar.

Cephanelik patlıyor, “Hindistan'da Pakistan'da olur böyle şeyler” diyorlar.

Topraklarımıza roketler düşüyor, “tabii ki düşecek, havada mı kalacak, yerçekimi var” diyorlar.

Çocuklar şehit oluyor, “ne mutlu şehit ailelerine” diyorlar.

Pandemi oluyor, “dut pekmezi yiyin” diyorlar.

Kazdağları'na siyanür dökülüyor, “siyanür zararsızdır, vitaminlerde bile bulunan faydalı bir maddedir” diyorlar.

Ormanlarımız yanıyor, “Toki taksitle evler yapacak, evleri yanmayan vatandaşlar keşke bizim evimiz de yansaydı diyecek” diyorlar.

Deprem oluyor, “enkaz kaldırmada dünyaya parmak ısırtacak kadar başarılıyız” diyorlar.

Sel basıyor, “alın keyif çayı için” diyorlar.

Madencilerimiz katlediliyor, “fıtrat” diyorlar, “kader planı” diyorlar.

Ekonomik felaket yaşıyoruz, “şükürsüzlük etmeyin” diyorlar.

İstanbul'u havaya uçuruyorlar, “çabuk yakaladık” diyorlar.

E, yirmi yıldır her felakette böylesine umursamaz oldukları için, siren meselesini ister istemez umursuyor tabii insan…

Deprem tatbikatında cep telefonlarında çalan kitlesel bildirim sireni, depremde çalmadığına göre, o tatbikat neyin tatbikatıydı?

Depremde kullanılmadığına göre, hangi sebeple, hangi durum üzerine cep telefonlarına kitlesel bildirim yapılacak?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hoşçakalın 10 Mart 2023 | 7.425 Okunma Çok muhabbet tez ayrılık 07 Mart 2023 | 7.184 Okunma Sözcü Televizyonu 21 Şubat 2023 | 3.848 Okunma Tercih, her şeydir 19 Şubat 2023 | 8.754 Okunma Üç oda bir tabut 18 Şubat 2023 | 4.095 Okunma