“Yukardakiler Aşağıdakiler” diye bir televizyon dizisi vardı.
Devasa bir köşkün üst katlarında yaşayan zengin aileyle, alt katlarında yaşayan hizmetçilerin hayatı anlatılırdı.
Aynı çatı altında iki farklı dünyaydı.
Yukardakiler bir elleri yağda bir elleri balda, şatafatlı sofralarda lüks içinde otururken, mücevherler takıp takıştırırken, aşağıdakiler hizmetleri karşılığında karınları doyduğu için, bodrum katta bile olsa başlarını sokacak bir odaları olduğu için şükrederlerdi.
Aşağıdakiler yukardakilerin aşklarını, mutluluklarını, kaçamaklarını, kavgalarını, dedikodularını izleyip, bütün ömürleri boyunca yukardakilerin hayatlarını konuşurken...