Birincisi İran’dı…
***
Ortada, Türkiye’yi bağlayacak bir BM kararı falan yoktu…
Sadece ABD İran’la ticarete ambargo koymuş, buna uymayanları cezalandıracağını açıklamıştı.
Üstelik kendileri 60 Boeing için İran’la masaya oturup, anlaşma yaptıkları bir dönemde.
Fransız’ı, İngiliz’i dahi el altından gizlice ticaret yürütürken, İran’ın sınır komşusu Türkiye’ye parmak sallayıp “Sakın ha!” diyorlardı.
Gerekçe olarak da, uluslararası ticarette dolar kullanıldığı için, kendi paralarının İran’ın eline geçmemesi gerektiğini gösteriyorlardı.
Onlar her tür malı satıp kazanacak, Türkiye ise aval aval bakacaktı...
İstedikleri buydu!
***
Türkiye, gerçekte İsrail’in keyfi için konulan bu ambargo zorbalığına boyun eğmedi.
Fakat, ticarette dolar kullanmak gibi, ABD’ye uluslararası hukukta haklılık sağlayacak yanlışlara da düşmedi.
Ne yaptı?
Petrol karşılığı ilaç ve gıda verdi.
İran, parasını Halkbank’a park etti, Türkiye’den ihtiyaçlarını aldı.
Fransız’ı, İngiliz’i dahi el altından gizlice ticaret yürütürken, İran’ın sınır komşusu Türkiye’ye parmak sallayıp “Sakın ha!” diyorlardı.
Gerekçe olarak da, uluslararası ticarette dolar kullanıldığı için, kendi paralarının İran’ın eline geçmemesi gerektiğini gösteriyorlardı.
Onlar her tür malı satıp kazanacak, Türkiye ise aval aval bakacaktı...
İstedikleri buydu!
***
Türkiye, gerçekte İsrail’in keyfi için konulan bu ambargo zorbalığına boyun eğmedi.
Fakat, ticarette dolar kullanmak gibi, ABD’ye uluslararası hukukta haklılık sağlayacak yanlışlara da düşmedi.
Ne yaptı?
Petrol karşılığı ilaç ve gıda verdi.
İran, parasını Halkbank’a park etti, Türkiye’den ihtiyaçlarını aldı.