Star TV'de perşembe gecesi yeni bir dizi başladı. İsmi,
'Avlu'... Başrolünde Demet Evgar var. Uyarlama olmadığı iddia
ediliyor. Ama bana 140 ülkede 25 sezon gösterilen 'Prisoner' adlı
Avustralya yapımı diziyi fena halde anımsattı.
Zaten dizide gösterildiği gibi bir cezaevi henüz bizim ülkemizde
yok. Ama senaristlerimiz, buna bir kılıf uydurmaya çalışmışlar.
'Adalet Bakanlığı'nın yeni projesi kapsamında hayata geçirilen
pilot cezaevi uygulaması' dediler dizinin içindeki bir diyalog
sırasında. Cezaevi değil, beş yıldızlı otel mübarek.
Kapılar kimsenin üzerine kilitlenmiyor. Ortak alanlarda her gün bir
eğlence, bir kutlama.
Havalandırma sırasında bile hoparlörler yerleştirilip canlı rap
müzik konseri veriliyor.
Yemekler deseniz, açık büfeden. Kadının biri, içeriye yeni düşene
şöyle diyor: "Boş ver, üzme kendini. Çarşı pazar derdi yok. Yaptım,
yapamadım, yetiştiremedim derdi yok. Isınmak bedava.
Keyfini çıkar, kafanı dinle biraz..." Tamam, cezaevi 'pilot'
olabilir ama bu kadar da uçulmaz ki... Diziyi yazanların atladığı
tehlikeli mesaj da işte burada. Dizide yaşananlar, mahpusluğun
caydırıcılık etkisini ortadan kaldırıyor.
Bu diziyi izleyenler, kader mahkumlarının bu aralar kalabalıktan
neredeyse üst üste yattığı cezaevlerini 'kafa dinleyecek otel'
sanmalarına ve 'tereddütsüz' suça yönelmelerine yol açabilir. Zira
dizide resmedilen cezaevi manzarasında bir mahkumun 'krallar gibi'
yaşaması için tek gerekli olan, koğuş ağasının emirlerine
uymasıymış gibi gösteriliyor.
Ayrıca cezaevlerinde birinci dereceden yakınlar yan yana
görevlendirilmez.
Ama bizimkinde kadın müdürün kocası gardiyan olarak aynı cezaevinde
ça...