Çerkez Ethem konusunda büyük eleştiri alan dizi, bu kez de kahraman tayyarecimiz Vecihi Hürkuş'u konu ettiği bölümleriyle şimşekleri üzerine çekti.
Dönem dizisi yapmak hassas bir iştir. Siz her ne kadar 'Belgesel değil, dizi çekiyoruz' zırhının arkasına sığınmaya çalışsanız da millet, tarihini bu dizilerden öğrenme eğilimindedir. Bu nedenle senaristlerin 'mutlak sorumluluğu' söz konusudur. Senaryoyu tatlandırmak, heyecan katmak için yapılan küçük, zararsız drama oyunlarına kimsenin itirazı olamaz. Ama tarihi şahsiyetlerin itibarlarını zedeleyecek gerçek dışı hikayeler, yakınlarını ve onlara sevgi, saygı besleyenleri üzer.
Tayyareci Vecihi Hürkuş Müzesi Derneği de (TVHMD), 'Vatanım Sensin' dizisinde çizilen Vecihi Hürkuş portresine büyük tepki gösterdi. Son derece haklı ifadeler taşıyan o açıklamanın altına aynen imzamı atıyorum:
"Gerçek bir kahramana hayali saçmalıklar eklersin, sonra da 'şaşırtan kimlik' diye manşet atarsın. Bu ülke de, bu kahramanlar da sahipsiz değildir. Sorumluluk sahibi kişiler varsa özür dilemeli ve yanlışlarını düzeltmelidirler.
Vecihi, kahraman olduğu için ne istersek yapar. Ne de olsa en bilinen dizilerden birini yapıyoruz. Bir de film çıkacakmış, nedir bilinmez ama yine de 'biz daha önce bir reyting alalım...' Senaryoda 'çal' deriz çalar, 'Yunan ikmal deposundan çaldım' diye anlatır. Çaldıkları ile tavernaya ses tesisatı yapar, içeride çalınanlar dışarıdan duyulsun diye...
Gerçek Vecihi o sırada 'ses tesisatı işleri' ile değil Kurtuluş Savaşı'nda 'savaş işleri' ile uğraşıyordu.
İzmir'de değil cephedeydi, sokak serserileri ile ağız dalaşına girmiyordu. Keşif ve savaş uçuşları ile Yunan'a Anadolu'yu dar ediyordu. Sorsanız; belgesel değil, 'dizi' derler.
Her şey serbest." Derneğin yaptığı açıklamada, dizi ekibinin kendilerine başvurduğu, ancak sürecin sağlıksız sonlandığı da belirtildi:
"1 Mart 2018'de bir ileti düşer: 'Geçen gün telefonla konuştuğumuz üzere 'Vatanım Sensin' isimli TV dizimizde Vecihi Hürkuş karakterini kullanmak istiyoruz.
Bu kapsamda yazarlarımızın hazırladığı karakter analizini sizlerle de paylaşıyorum.' Karakter analizi korkunçtur. Bu kadar cehalet, özel eğitim gerektirir diye düşünürsünüz.
Üzerinde çalışır, 2 Mart 2018'de metne dokunmadan doğruları dip notlar ve gerekçelerle yazarsınız. Daha detaylı ve belgeli yardıma hazır olduğunuzu belirtirsiniz. Gönderirsiniz.
Alındığını doğrulatırsınız.
Sonra? Sonra ne yeni bir ileti düşer, ne bir telefon çalar.
Vebali; okumayanların, okuduğu halde anlamayanların, anladığı halde anlamamakta direnenlerin başına. Bilmeyenleri aldatır, bilenlerle alay edersiniz.
Çünkü siz aslında 'ne' olduğunuzu bilirsiniz. Gün gelir ekranda 'dizi' başlar."