Yüksel Aytuğ Sabah Gazetesi

‘Çılgın Türk’ Acun Ilıcalı

Acun Ilıcalı ve Acun Medya ekibi için belki de hayatlarının en zor ama aynı zamanda en gurur verici sezonu geride kaldı. Beş ayrı ülkede haftanın neredeyse her günü reyting listelerinde birinci olmak için ancak Acun gibi bir...

03 Temmuz 2018 | 396 okunma
Acun Ilıcalı ve Acun Medya ekibi için belki de hayatlarının en zor ama aynı zamanda en gurur verici sezonu geride kaldı.
Beş ayrı ülkede haftanın neredeyse her günü reyting listelerinde birinci olmak için ancak Acun gibi bir 'Çılgın Türk' olmak gerekiyordu.
Şimdilerde Meksika'yı sallayan Acun Medya programı 'Exhatlon' ('Survivor'ın tamamen performansa dayalı türü), bana göre dünya televizyon tarihinde bir devrim niteliği taşıyor. İşte şuraya yazıyorum;
Acun'un bu programı tüm dünyayı saracak, modern çağın gladyatör dövüşü olacak ve neredeyse olimpiyatların çağdaş bir televizyon versiyonu olarak büyük önem kazanacak.
Sezon zordu dedim.
'Survivor'da öyle bir All Star takımı oluştu ki, bileğini sadece bizim Gönüllüler değil, Rumenler, Yunanlar bile bükemedi.
Doğal olarak işin keyfi kaçtı, Gönüllüler paspas gibi ezildi. Yapım ekibi, biraz gecikmeli de olsa duruma el koydu. Tam 'Bu iş artık kurtulmaz' denilirken, heyecan yeniden doruğa çıktı, 'Survivor' reyting listelerinin zirvesine kuruluverdi.
Tek zorluk bu da değildi.
'Survivor', bu sezon Türkiye'yi sarıp sarmalayan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri heyecanı ile 2018 Dünya Kupası'na da denk gelmişti. Yani 'gölgede kalması' büyük bir olasılıktı.
Ama öyle olmadı. Reytinglere baktım; 'Survivor'ın finali, seçim gecesinin iddialı programlarının rakamlarını bile sollamış.
Sadece final gecesinde Acun'un sosyal medya hesabına gelen 250 binden fazla yorum ise 'Survivor'a katılımın' rekor kırdığını gösteriyordu.
Eminim, sezon boyunca gönderilen SMS sayısı da pek çok siyasi partiyi kıskandıracak cinsten olmuştur.
Dedim ya zor sezondu diye, en fazla mesai yapan kişi Doktor Metin Kuş oldu.
En favori isimler, yarışmanın en kritik döneminde ciddi ve uzun süreli sakatlıklar yaşadı.
Bu önemli duraksamalar bile 'Survivor'ın heyecanını azaltamadı.
Ve... Finale çok az bir süre kala, tam da pastanın üzerine çilek konulmaya hazırlanılırken, Dominik'ten gelen acı haber, ekibi tek kelime ile yıktı.
(Bu vesile ile genç kameraman arkadaşımız Alper Baycın'a Allah'tan rahmet, kederli ailesine bir kez daha başsağlığı diliyor, Acun Medya ekibinin derin acısını içtenlikle paylaşıyorum.) Keder ve yas, finalin coşkusunu ve heyecanını ister istemez kaçırdı tabii ki. Kimselerde keyif kalmadı. Buna rağmen 'Kaptan Acun', gemisini limana sağ salim yanaştırmayı bildi. Dedim ya; bunca engelin, aksiliğin, dramın içinden bir yarışmayı reyting şampiyonu olarak finale taşıyabilmek için sadece 'Acun' olmak gerekiyor.
Kazanana gelince...
Adem'in kazanacağını, zaten bu köşede paylaştığım anket ve istatistikler söylüyordu.
(Seçimlerde yüzde 90'ı sürekli çuvallayan anketçiler utanır mı acaba?) Adem, bence şampiyonluğu sonuna kadar hak etti. Adem ve Nagihan'ın finale adlarını yazdırmaları bana göre 'Survivor'daki Anadolu ihtilalidir; tıpkı son seçimlerde olduğu gibi... Anıl ve Hilmicem'in son dörde kalması ve Turabi ile Hakan'ın seyirci tarafından finale gelmeden elenmesi ise seçim harbinden çıkan Türk halkının 'barışa ve huzura' duyduğu özlemin ifadesiydi.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu duruşmalar canlı yayınlanmalı 22 Kasım 2024 | 169 Okunma Mesele 8 bin lira değil anlamadınız mı? 21 Kasım 2024 | 551 Okunma Sosyal medya geneleve döndü 20 Kasım 2024 | 998 Okunma Ahlaklı esnafa mektubumdur 19 Kasım 2024 | 257 Okunma Bir gün cayır cayır yanacağız!.. 17 Kasım 2024 | 141 Okunma