Geçen yıl da yılın ilk günü oradaydım. Gazze'nin mazlumları
adına isyan etmek, dünyaya bu büyük vicdansızlığı haykırmak
için.
Bir gece önce ailemle evimde kutladım yeni yılın gelişini ama geçen
yıl olduğu gibi bir yanım hüzün doluydu. Oradaki kuru ekmeğe
muhtaç, yağmur birikintilerinden su içen çocukları düşündükçe her
lokma ayrı bir yumru olup tıkadı boğazımı. Yılbaşı gecesinde kızıma
ne kadar şanslı olduğunu, verdiği nimetler için Allah'a şükretmesi
gerektiğini, bu gece üzerine yağmur yağmadan yumuşacık yatağında
uyuyacağı için ne kadar dua etse az olduğunu söyleyip durdum.
Ertesi gün sabah ezanıyla kalkıp, kanayan vicdanımın acısını az da
olsa hafifletmek, yanan yüreğimi soğutabilmek ve hepsinden önemlisi
insan olduğumu hatırlamak, hatırlatmak...