Samatya ve Cankurtaran semtleri rahmetli annem ile babamın önce
komşu, sonra da tanışıp birbirlerine aşık oldukları semtler. Bu
nedenle özellikle Cankurtaran'ı onlardan çok dinledim. Tabii semtin
sembolü, Yeşilçam'ın efsanesi, kötü adamların en iyisi Erol Taş'ın
orada bulunan kahvehanesini de... Hatta burası dünya sinema
tarihine de geçti. Bir filminden sonra Erol Taş'ın canlandırdığı
kötü karakter yüzünden, işlettiği kahvehane taşlandı, camı
çerçevesi kırıldı. Söyler misiniz, hangi Oscar heykelciği böyle bir
"ödülün" yerini tutabilir ki?
O tarihi mekanın; ilgisizlik, bakımsızlık ve hepsinden önemlisi
vefasızlık yüzünden önce madde bağımlılarının dadandığı bir
viraneye döndüğünü, sonra da yıkıldığını haber bültenlerinden
öğrenince içim cız etti...
Sözüm, iki yıldır Kanuni'nin yurt dışında bulunan portresini satın
alıp ülkeye getirmekle övünen Ekrem Başkan'a... Elin Viyana'sında
müzayede takip ettiğin kadar, burnunun ucundaki yaşayan
sinema...