Yeni yılın ilk sabahı, pek çokları akşamdan kalma horul horul
uyurken saat 06.00'da kalkıp Galata Köprüsü'ne gittim. Neden? "Ben
de oradaydım" diyebilmek için. Neden? Sınırlarımızı canları
pahasına korurken şehit düşen Mehmetçiklerimizin ruhuna bir Fatiha
göndermek, silah arkadaşlarına "Omuz başınızdayım" diye
seslenebilmek için. Neden? Hem Güneydoğu'da teröristlerin ellerine
silah tutuşturup üzerimize salan hem de Gazze'de masum çocukları
paramparça eden ABD, İsrail ve uşaklarına "Bu dünya size de
kalmayacak mel'unlar" diye haykırabilmek için...
Hani yazmıştım ya daha önce, "Masumların ölmesi karşısında hiçbir
şey yapamıyorsak, bari sokaklara çıkıp haykıralım" diye.... Ben
hançerem yırtılırcasına bağırdım.
Orman yangınına damla damla su taşıyan karıncayı küçümsemişler,
"Senin o damlalarınla bu koca ateş söner mi?" diye. Karınca demiş
ki: "Hiç olmazsa safım belli olur..."
Dün on binlerce karıncaydık Galata Köprüsü'nde... İki yakası iki
ayrı yıldı sanki Haliç'in. Savaş...