Her terör olayından sonra medyaya haber kısıtlaması getiriliyor.
Bunu sansür olarak niteleyenlerden değilim. Çünkü bu yasak olmadığı
zamanlarda ekranlara nasıl dehşet verici, tüyler ürpertici,
sorumsuz görüntüler akıtıldığını iyi bilenlerdenim.
Ne yazık ki medyamız kendi sorumluluğunu yerine getiremediği için,
başına sürekli düdük çalacak, cop gösterecek bir polis
diktiler.
Yayın kısıtlamasının amacı belli.
Ekran başındakilerin (özellikle de çocukların) ruh sağlığını
korumak, halkı paniğe sevk edecek, infial yaratacak görüntüleri
önlemek, toplumun moralini bozmaya yönelik provokasyonları bertaraf
etmek, takibi yapılan suçluların istihbarat elde etmesinin önüne
geçmek v.s.
Bunu gayet iyi anlıyorum. Ama anlamadığım bir şey var: Terör
olayları sırasındaki haber kısıtlaması tamam da, ya sonrasındaki
haberler, görüntüler? Bir annenin, babanın, şehit haberini
aldıkları andaki görüntüleri neden uluorta veriliyor? Bir miniğin,
bayrağa sarılı tabutun içindeki babasını arkadaşına gösterip
"Baaak, bu benim babam, görüyor musun?" dediği anlar, nasıl oluyor
da fütursuzca yayınlanabiliyor? Bir eşin, al bayrağa sarılı tabuta
sarılarak yaktığı yürek parçalayan ağıtlarını niye bizlere
dinletiyorsunuz?