Sevgili Barış Akarsu'nun trafik kazası geçirip, hastaneye kaldırıldığını duyunca hemen Bodrum'a gitmiştim. Bodrum Devlet Hastanesi'ne girdiğimde annesi Hatice Akarsu'yu gördüm. Daha önce birkaç kez kendisiyle konuşmuşluğum vardı. Çünkü jüri üyeliği yaptığım Akademi Türkiye Yarışması'nda hemen her hafta Amasra'dan kalkıp İstanbul'a gelir, sahnenin kenarından hayran hayran oğlunu izlerdi. Hastanede onu gördüğümde, sanki 20 yıl ihtiyarlamış gibiydi. Elinde siyah bir çorap vardı. Gözyaşları içinde onu koklayıp duruyor, bir yandan da "Barış'ım kokuyor, Barış'ımın kokusu" diye sayıklayıp duruyordu. Kaza sonrası hastaneye getirildiğinde Barış'ın ayağından çıkarılan çorap, onun yeni yoldaşı olmuştu...
Barış'ın hayatını kaybettiğini öğrenince Hatice Anne daha da kötü oldu. Hastanede bana "Barış'ım önce sana, sonra Allah'a emanet" demişti. Yarışmanın yapımcısı Pelin Akat ile cenazeyi Atatürk Havalimanı'nda karşılayıp, Amasra'ya yolcu ettik. Biz de bir otobüse doluşup, Barış'ı toprağa vermek üzere Amasra'nın yolunu tuttuk...