Bu sezon hangi dizinin peşinden koşacağımız daha ilk bölümden
belli oldu: 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'...
Evet, hepimiz tahmin etmiştik 'Hızır Reis'in yeniden sahalara
döneceğini. Çünkü yeraltı dünyasında 'emeklilik' diye bir şey
olamazdı. Hatta 'malulen' emeklilik bile yoktu. Yeraltına bir kere
indin mi, bir daha çıkışı bulmak imkansızdı.
Nitekim kendine Karadeniz yaylalarında yeni ve huzurlu bir hayat
kurmak isteyen 'Hızır Reis'i de paçasından değil, tam kalbinden
tutup daha derine çektiler. Ancak dönüşün bu kadar dramatik, bu
denli travmatik olacağı aklımıza gelmemişti doğrusu. 'Hızır''ı
öldürmek için ateşlenen kurşun, biricik kızı 'Zeyno'yu buldu. Bu
karanlık dünyada kurşunun asla adres sormayacağının en hüzünlü hali
taşındı ekrana. Oktay Kaynarca (Hızır) ile Deniz Çakır (Meryem)
muhteşem oynadılar o sahneyi.
Allah göstermesin, evlerden ırak olsun, 'evlat acısının' ne demek
olduğunu öyle etkileyici mimiklerle, öyle yoğun bir vücut diliyle
anlattılar ki; o büyük dram adeta iliklerimize işledi. Oktay,
zıpkınlanan bir kılıç balığı gibi adeta 'gözünden' öldü. Deniz,
şoke olup donakalmak ile acıyı hazmedememek arasındaki o en kritik
ruh halini sanki tuvale resmetti.