Yenidoğan Çetesi olayının ilk gününden itibaren kafaları kurcalayan bir soru vardı. İnsanlar, "Günlüğü 8 bin lira olan devlet yardımını almak için bu kadar büyük organizasyona gerek var mı? Hastaneler, doktorlar, 8-10 çocuğun kuvöz parası olan 80-100 bin liraya tamah ederler mi?" diyorlardı.
Salı sabahı adliye sarayı önünde A Haber'in sorularını yanıtlayan Avukat Pınar Hacıbektaşoğlu, buzdağının görünmeyen yüzünü deşifre etti. Dedi ki: "Mesele sadece 8 bin liradan ibaret değil. Bu bebeklerin tedavileri için SGK'dan ücretsiz alınan ilaçlar kullanılmıyor. Biriktirilip daha sonra dışarıya çıkarılarak satılıyor. Bizde ilaçlar ucuz. 10 bin liralık bir ilaç yurt dışında 50 bin liraya satılıyor. Çete çok daha kalabalık ve düşünülenden daha geniş bir yurt dışı ağına sahip olabilir. Olaya böyle bakıldığında yasa dışı kazanç çok daha büyük bir meblağa ulaşabilir."
Avukat Hacıbektaşoğlu'nun işaret ettiği bu durumun altı eşelendiğinde çok daha büyük hacimli, uluslararası bir yapılanma çıkabileceğini düşünüyorum. Hatta bu iddiayı bir adım daha ileriye taşımak istiyorum.
Malum, Türkiye'de sağlık hizmetleri son 15 yıl içinde dünyayı kıskandıracak şekilde gelişti. Birbiri ardına...