Benim neslim; kovboy, korsan ve karate filmleriyle büyüdü. Ben
özellikle korsan filmlerini kaçırmazdım. Errol Flynn'in korsan
filmleri ise favorimdi. Benim zamanımdaki korsanlar, şimdiki Kaptan
Sparrow gibi öyle sakallarında kurtlarla denizin altında yürüyen
mahluklar filan da değildi üstelik.
TRT 1'in Barbaroslar: Akdeniz'in Kılıcı dizisinin başına da bu
iştahla oturdum. En başından söyleyeyim: Gurur duydum. Hem
Akdeniz'i Türk Gölü haline getiren atalarımdan, hem de bir zamanlar
BBC'de gıptayla izlediğim tarihi dizilerin feriştahını yapan Türk
televizyon sektöründen. Artık şunu rahatlıkla söyleyebilirim: TRT,
BBC'nin bu unvanını çoktan ele geçirmiştir. Bu da dijital çağın bir
fethidir.
Belli ki dizi için büyük para ve emek harcanmış. Dekor ve kostümler
harikaydı. Ama görsel efektleri biraz zayıf buldum. Bir de dövüş
sahnelerinin koreografisi üzerinde daha fazla çalışılmalı gibime
geldi. Kurgu da ortalama izleyici için fazla karışıktı. Zira bizim
seyirci, ikiden fazla paralel anlatımı kaldırmaz.