2023 hepimizin ömründen bir yıl değil, yıllar alıp götürmüş
olmalı. Henüz Rusya-Ukrayna çatışmasının üçüncü dünya savaşına
dönüşme ihtimali ortadan kalkmamışken, Asrın Felaketi ile
karşılaştık. 50 bin insanımızı depreme kurban verdik. 200 bin
yaralımız vardı. Yıkıldık ama kısa sürede yeniden ayağa kalkmayı
başardık. Ardından siyasi seçim gerilimi karşıladı bizi. Onu da
kazasız belasız atlatıp tam huzura kavuşmuşken bu sefer İsrail'in
Gazze soykırımı ile acılara boğulduk. Canımızı daha da acıtan,
sözde uygar Batı'nın bütün bu olup bitene seyirci kalmasıydı.
Bunca toz duman arasında bir de Dilan Polat-Engin Polat çiftinin
başını çektiği fenomen skandallarıyla çalkalandı koca ülke.
Ardından bankacı Seçil Erzan'ın, futbol dünyasının kalburüstü
isimlerini nasıl "ketenpereye" getirdiğine şaşkınlıkla şahitlik
ettik.
Turkuvaz Medya açısından da kendi içimizde türlü acılar yaşadık.
Şaban Arslan'ı, Hıncal Uluç'u, Engin Ardıç'ı, Mehmet Barlas'ı
kurban verdik bu acılı...