Yıldız Tilbe'nin "delirdiği" anlar geçen hafta neredeyse tüm
magazin programlarının ana konusuydu. Tilbe sokakta kendisine soru
sormaya çalışan muhabire isyan ediyordu: "Yeter, yeter artık...
Bıktım sizden... Hep aynı şeyleri soruyorsunuz..."
Aslında Yıldız Tilbe muhabiri en başından uyarmıştı: "Karnım aç,
çok acıktım. Yemek yiyeyim ondan sonra konuşuruz. Aç ayı
oynamaz..." Ama muhabirin ısrarı sürdü ve sonunda Tilbe zıvanadan
çıktı.
Evet, Yıldız Tilbe'nin sert üslubunun savunulacak bir tarafı yok
ama magazinci dostların da arada çuvaldızı kendilerine batırmaları
gerekiyor.
Sokakta ansızın ünlülerin karşısına çıkıp en hazırlıksız anlarında
onları soru yağmuruna tutmak ısrarlı bir eyleme dönüşünce adeta
taciz haline geliyor. O insanın karnı acıkmış, şekeri düşmüş
olabilir.
Ya da çok sevdiği bir arkadaşının ailesine taziyeden dönüyor da
olabilir. Veyahut o an canı konuşmak istemiyordur. Buna hakkı var
sanırım...
Bir de Tilbe'nin "Hep aynı şeyleri...