Kahramanmaraş Pazarcık depremi, şu yeryüzü coğrafyasında sadece bu toprakların çocuklarında varolan o ayrıksı, sıradışı gizil gücü gün ışığına çıkardı: Anadolu ruhu’nu.
Anadolu, bir coğrafya parçası değildir yalnızca. Anadolu, üstad Necip Fazıl’ın deyişiyle, bir kıtadır. Anadolu, bir iddiadır, bir davadır. İnsanlığın son adasıdır Anadolu. Nuh’un gemisidir…
Bu topraklardan yığınla kültür, medeniyet gelip geçmiş olabilir ama hiçbiri bu topraklara bizim kardığımız mayayı karamamış, bizim üflediğimiz ruhu üflemeyi başaramamıştır.
Bu toprakların yetiştirdiği ama değeri henüz yeterince bilinemeyen ve Anadolu ruhunun en mükemmel temsilcilerinden Yalçın Koç’un tanımlaması zihin açıcıdır bu bağlamda.
Yaşayan en dahi mütefekkirimiz Yalçın Koç, Anadolu mayası’nı, insanlığın özü, temeli, esası olarak tarif eder; bunu da, “insanlığın birliği ve kardeşliği” olarak izah eder. Bu mayanın sadece bu topraklarda karıldığını söyler. Bu mayayı karan dinamiğin gönül olduğunu ilâve eder.
Bendeniz, tasavvuf düşüncemizin büyüklerinin izinden giderek ve üstad...