Avrupa, umutlar üzerinden değil hep korkular üzerinden varoldu.
O yüzden Avrupa, dünya üzerindeki hegemonyasını da, Avrupa ulus devletleri içindeki düzenin sağlanmasını da hep korkular üretmesine, ötekiler, canavarlar icat etmesine borçlu.
*
Hollanda'da yaşanan tam da bu!
HOLLANDA HESAP VERMELİ!
Önce Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu'nun uçağının iniş yapmasına engel konuldu.
Ardından Aile Bakanımız Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya Hollanda'da iğrenç bir muameleye tabi tutuldu. Hem de saatlerce...
Bakan Kaya, Hollanda polisinin barbarca engellemelerine karşı dimdik durdu. Yüzakımız oldu.
Hollanda polisi bütün yetkilerini aştı.
Hollanda yönetimi, Türkiye'deki OHAL kararını diline dolayan Avrupalıların ne denli iyi yüzlü olduklarını bir kez daha gözler önüne seren skandal bir uygulamaya imza attı: Rotterdam'da, Bakan Kaya'ya sahip çıkan gurbetçilerimizi engellemek için OHAL ilan etmekten çekinmedi!
Bakan Kaya'nın danışmanları, korumaları tutuklandı.
Tam bir uluslararası diplomatik skandal bu!
Hollanda polisi, bunlarla yetinmedi: Hollanda yönetimi, Afrikalılara yaptığı barbarlığı gurbetçilere atlarla, köpeklerle saldırarak yaptı!
Hollanda, bütün uluslararası normları, kuralları hiçe saydı!
Neresi burası?
Uluslararası Adalet Divanı'nın bulunduğu yer!
Neresi burası?
Srebrenica'da 8 bin küsur Müslüman Boşnak askerini Sırplara katlettiren ülke!
Neresi burası?
Yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve faşizmin yükselen kalesi!
Ve İslâm düşmanlığının, tavan yaptığı yer!
Hollanda'nın dünden bugüne emperyalist sicili berbat.
O yüzden son skandal nedeniyle Hollanda'dan uluslararası arenada hesap sorulmalı ve Hollanda'ya yaptığı çirkefliğin bedeli ödetilmeli!
İNSANIN İNSANALTI BİR VARLIK DEREKESİNE DÜŞÜRÜLMESİ...
Şimdi burada duralım ve şu soruyu soralım:
Hollanda özgürlükler ülkesi mi?
Masal bu!
Hepimize, özellikle de metamorfoz yemiş entelijansiyamıza yutturulan ayartıcı bir masal hem de!