Yusuf Kaplan Yeni Şafak Gazetesi

Batılıların hedefinde Türkiye var; çünkü 100 Yıllık Büyük Oyun’u bozduk biz!

Türkiye'ye dört bir taraftan saldırı oluyor... İçerden ve dışardan Cumhuriyet tarihinin en ürpertici saldırıları yapılıyor...Türkiye, her bakımdan, bir beka mücadelesi veriyor...Ama Türkiye'deki bazı...

09 Ocak 2017 | 3.534 okunma

Türkiye'ye dört bir taraftan saldırı oluyor... İçerden ve dışardan Cumhuriyet tarihinin en ürpertici saldırıları yapılıyor...
Türkiye, her bakımdan, bir beka mücadelesi veriyor...
Ama Türkiye'deki bazı çevreler, terör saldırıları üzerinden bile gerginlik çıkarmaktan geri durmuyor. Bir eğlence merkezine yapılan saldırıdan bile “laik yaşam tarzına saldırı" sonucu çıkarıyor, sadece sosyal medyada değil gazetelerde ve televizyonlarda da “laiklik tiradları" çekmekten çekinmiyorlar!
Bu, olmaz işte! Böyle bir kafa, Türkiye'nin başına “püsküllü belâ" olur yalnızca!
Bu olmaz; çünkü artık dünya âlem biliyor ki, bu örgüt, İslâm'ı vurmak, İslâm dünyasını birbirine kırdırmak, yapay bir Sünnî-Şiî çatışması icat ederek Ehl-i Sünnet Omurga'yı çökertmek için Batılılar tarafından vekâlet savaşlarında kullanılan bir maşa!
SOĞUK SAVAŞ'IN BİTİRİLMESİ VE İSLÂM'LA POSTMODERN SAVAŞ SÜRECİ...
Söyleye söyleye dilimde tüy bitti: Batılılar, 1989'dan itibaren Soğuk Savaşı bitirdiler ve “İslâm'la savaş"ı küresel strateji olarak belirlediler.
Bizzat dönemin NATO Genel Sekreteri Willy Cleas, “Küresel sistemin önündeki en büyük tehdit İslâm'dır" dedi.
Küresel sistemin silahlı gücü NATO'nun başındaki kişinin böyle bir açıklama yapması, NATO'nun, Soğuk Savaş'tan sonraki ana stratejisinin “İslâm'la savaş" stratejisi olarak belirlendiği anlamına gelir.
Elbette ki, NATO Genel Sekreteri de, Batılı ülkelerin liderleri de, daha sonraki süreçte yaptıkları açıklamalarda, “Biz, İslâm'la savaşmıyoruz; terörle savaşıyoruz" şeklinde açıklamalar yaptılar! Ama bu açıklamaların hepsi de, hedef saptırmaktan, Batılıların asıl hedeflerini maskelemelerinden başka bir anlam ifade etmiyor.
Batılı liderler, tabiî ki, “İslâm'la savaşıyoruz" diyemezler. Bunun nasıl tehlikeli bir şey olduğunu söylemek bile gerekmiyor. Çünkü bu, kendi ayaklarına kurşun sıkmaları anlamına gelir.
O yüzden şu gerçeği görmemiz gerekiyor artık: Batılılar, terörle savaşıyormuş gibi yaparak İslâm'la savaşıyorlar. Terör örgütlerini icat edenler onlar! El-Kaide'nin Sovyetler'e karşı Amerikalılar tarafından icat edildiğini bütün dünya biliyor artık.
DEAŞ'ın da, ABD-İngiltere ortak yapımı olduğunu biz biliyoruz; yarın kendileri de itiraf edecekler. Ne zaman itiraf ederler peki? Hedeflerine ulaştıklarında.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tefekkürün hür kalesi: Bilginin hıfzı 22 Kasım 2024 | 89 Okunma Kuşanmadan kuşatamazsın: İlim, İrfan, Hikmet ekseninde Medeniyet Tasavvuru Yolculuğu 18 Kasım 2024 | 177 Okunma Yahudiler Hollanda’yı nasıl dönüştürüyor? 17 Kasım 2024 | 482 Okunma Entelijansiyası olmayan bir ülke, bağımsızlığını da varlığını da sürdüremez!  15 Kasım 2024 | 260 Okunma Maarifin dirilişi: Medeniyetin kalp ve zihin yolculuğu 11 Kasım 2024 | 187 Okunma