Son yüzyıl’da İslâm dünyasında iki hâdise aynı anda cereyan ediyor: Bir yandan Müslüman Türkiye bitiriliyor, laik Türkiye icat ediliyor; öte yandansa laik İran bitiriliyor ve Paris’ten bir Fransız Havayolları uçağı ile Tahran’a gönderilen Humeyni’nin liderliğinde yapılan İslâm Devrimi ile Şiî İran’ın önü açılıyor.
Müslüman Türkiye’nin (Osmanlı’nın) bitirilişi de, Şiî İran’ın önünün açılışı da bizim irademizin eseri değil. Bunu zihninize kazıyın.
OSMANLI DURDURULDU, BOŞLUĞU İRAN’IN DOLDURMASI SAĞLANIYOR
Yüzyıl öncesine kadar, İslâm dünyası bin yıldır Batılılarla savaştı esas itibariyle. Haçlılarla ve Moğollarla. Başlangıçta, Haçlı ve Moğol saldırıları sırasında biz Haçlılarla ve Moğollarla savaşırken İran bizimle savaştı. Biz Haçlıları ve Moğolları durdurunca, İran, İslâm dünyasındaki çıbanbaşı rolünü yitirdi, böylelikle Ehl-i Sünnet omurga ve ruh üzerinden inşa edilen İslâm dünya düzeni nizam-ı âlem, İran’ın Şia yayılmacılığını da durdurdu. O gün bugündür sadece Haçlılarla savaştık biz esas itibariyle.
Üç kıtaya adalet, hakkaniyet ve merhamet ilkeleri üzerinden hükmeden İslâm dünya düzeninin zirvesini teşkil eden Osmanlı, Batılıların...