Türkiye, seçimlere gidiyor. Herhangi bir seçim değil bu. Kader seçimi adeta. Türkiye’nin Batılıların boyunduruğundan bir şekilde kurtularak, tarihî / medeniyet yönünü, yörüngesini bulma, eksen ülke olma yolculuğunda yol ayrımına gelip dayandığı bir
seçim bu.
Yapacağımız seçim şu: Türkiye, Batılıların güdümünde bir “cephe ülkesi”, bir “uydu ülke” olmaya devam mı edecek yoksa tarihte olduğu gibi, bin yıl dünya tarihini şekillendiren bir küresel güç olarak, bir eksen güç olarak yeniden tarihin akışını belirleyecek bir güç olma yolunda mı ilerleyecek?
RUH ATILIMININ İKİ EKSENİ: DİKEY EKSEN VE YATAY EKSEN
Peki, bir ülke ya da aktör, tarihin akışını şekillendirecek bir konuma nasıl ulaşabilir?
Hem dikey eksende hem de yatay eksende tarihi değiştirecek, insanlığa yaşanabilir yeni bir dünya armağan edebilecek yeni bir medeniyet mefkûresi sunacak dinamiklere sahip ise.