Türkiye, genç kuşağını kaybediyor: sömürgeci eğitim sistemi,
yoz, yozlaştırıcı kültür hayatı, kültürel dinamiklerimizi
dinamitleyen, yerle bir eden sığ, sığlaştırıcı ve her şeyi çözücü
medya rejimi, çocuklarımızı elimizden alıyor.
Müslüman bir toplumda yaşıyoruz ama çocuklarımızı korumakta
zorlanıyor, çocuklarımızı kaybediyoruz!
Genç kuşaklarını ihmal eden toplumlar, geleceklerini imha
ederler.
O yüzden en hayatî meselemiz genç kuşaklarımızı korumak,
koruyabilmek. Şunu aslâ unutamayız: insanlığın önünü açacak, fikir,
sanat, ahlâkta büyük öncüler yetiştiremeyen toplumlar, bırakınız
büyük atılımlara imza atmayı, varlıklarını bile sürdürmezler!
Bu mesele en hayatî meselemiz: Eğer önümüzdeki 10 yılda kültür,
eğitim, sanat ve medyada kendi medeniyet dinamiklerimiz
doğrultusunda devrim yapamazsak, yok olmaktan kurtulamayız.
Bir kaç hafta boyunca bu meselelerin üzerine gideceğim ve
önerilerimi sizlerle paylaşacağım derinlemesine.
Bu yazıda manifesto niteliğinde "Nasıl bir gençlik?" diye sorarak
cevaplarımı sizlerle paylaşıyorum.