Referandum bitti. Armudun sapı, üzümün çöpü diye ince hesaplar yapmaya lüzum yok. Milletin çoğunluğu ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçmeyi kabul etti.
Kim, nasıl bir sonuç tahmin etmişti? Sonuç nasıl çıktı?
İlk bakışta herkesin öngörüsü, analizi yanlış çıkmış gibi görünüyor.
İkinci bir bakış ise, herkesin öngörüsünü ve analizini doğruluyor.
Bu ne biçim iş? Hoca Nasreddin’in davalıya da, davacıya da, karısına da ‘haklısın’ demesi gibi bir şey mi?
Olabilir.
Şu analizler vardı:
MHP’nin çoğunluğu ‘hayır’ diyecek. Ne kadarı? Benim son tahminim üçte birinin ‘evet’ diyeceği doğrultusundaydı. Son tahminim diyorum çünkü başlangıçta MHP seçmeninin yarıya yakın bir kısmının ‘evet’ diyeceğini düşünüyordum.
Sonuç ne oldu? Şu andaki tahminime göre MHP’den benim asgari beklentimin altında ‘evet’ oyu geldi.
AK Parti’nin tabanında, gidişatı sorgulama eğiliminde olan bir miktar seçmenin fire vermesi bekleniyordu.
Şu saatte kesinleşen tabloya baktığımızda bu firenin az veya çok gerçekleştiği anlaşılıyor.
AK Parti’nin tabii ki bu meselenin üzerinde durması ve doğru sonuçlara varması gerekiyor.
***
Hayati bir meseleydi, Kürt seçmenlerin anayasa değişikliğine nasıl bakacağı.
Neydi analiz?
Doğu ve Güneydoğu’daki seçmen, devletin bölgedeki varlığından dolayı daha güvende hissedebilir ve daha özgür oy kullanabilir. Bu AK Parti’ye avantaj sağlar, dolayısıyla ‘evet’ oylarında bir artış olur.
Bu da doğruydu. Doğru çıktı.
Nasıl doğru?