Bazı Ankaralılar Yahya Kemal’in ‘Ankara’nın en güzel yanı İstanbul’a dönüşüdür’ sözünden rahatsız oluyor. Bence, gocunmaları yersiz. İstanbullular bilir, sadece Ankara’nın değil, en namlı, en süslüler dahil dünyadaki bütün şehirlerin en güzel tarafı İstanbul’a dönüşüdür. Ankara’nın da güzel olması mümkün. Mesela, bizim Ankara’mız çok güzeldi. Nereden geliyordu güzelliği? Dostluklarımızdan. Havasız bir yerdi Zafer Çarşısı. Orada, 8-10 metrekarelik Akabe Kitabevi’nde biz kaç saat dururduk? Recep Yumuk’un dostluğu, bizim kitap manyaklığımız, arkadaşlarımızın oraya gelip gitmesi, o ufacık yeri bizim için ne kadar güzel kılardı. Benim gözümde, Ankara’nın şehremini Fatih Yurdakul’dur. Fatih’in adı Fatih’tir ama, sofrası o gün de bugün de Halil İbrahim Sofrasıdır. Saatçi Musa (Çağıl)? Bizden bir önceki kuşağın ağabeyidir. Sezai Karakoç’un, Nuri Pakdil’in bizim bütün ‘ağabey’lerimizin tanışı, bilişidir.