‘Avrupa Birliği’ne girelim mi’ sorusu evvelce, 2000’lerin başında bugünkünden daha önemli bir soruydu. O yıllarda Türkiye yeni ‘aday ülke’ olmuştu (1999) ve AB normlarına adapte olmak için boyuna reformlar yapıyordu.
Alırlar mıydı bizi AB’ye?
Sanki alacaklar, haydi biraz daha reformlara yüklenelim.
Yook, almazlar, orası rahmetli Erbakan’ın dediği gibi, ‘Batı Kulüp.’
Kıbrıs’ta bize sıkı bir çalım attılar, Rumları aldılar, Türkiye’ye surat asmaya başladılar.
O günlerde, Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Bizi almazlarsa Kopenhag kriterlerini gerekirse Ankara kriterleri yapar, yolumuza devam ederiz” diyordu.