Tuluğun Bahattin, Kenan, Halil Dayının Mehmet ve ben bir kayığın içindeyiz. Kayık Bahattin’in. Neden aynı kayığın içine düştük bilmiyorum. Kayık limanda, bağlı.
Bahattin kayığın motorunu çalıştırmaya çalışıyor. Motora bitişik bir kasnak var. Kaytanı kasnağa doluyorsun, sonra hızla çekiyorsun. Trrrr… diye çalışması lazım.
Yok, çalışmıyor. Bahattin yakıtı nakleden hortumu yokluyor, altına üstüne bakıyor. Kenan’a “Çek gaytanı” diyor. Kenan çekiyor. Motor hafifçe ‘füf ‘ediyor ama çalışmıyor.
Bahattin motorun başka bir yerine bakıyor. Tornavidayla bir vidayı söküyor bir daha takıyor. “Kenan çek gaytanı.” Gene bir ‘füf’ gene çalışmıyor.
Bahattin motorla meşgul olduğu için son derece ciddi ve gergin.
Kenan matraktır Bahattin onun ağabeyi sayılır, amcaoğlu. Bu yüzden sululuk yapamıyor.