Düzköy’de, komşularımızdan Küpücuğun Muhammed oğlu Salih’e soruyor. “Okuyacak mısın? Rençber mi olacaksın?” “Okuyacağım” diyor Salih. “Kim gibi okumak istiyorsun?” Köyde doğru dürüst okumuş bir babam var. Salih, babamı söylüyor. “Yüzbaşının İsmail gibi okumak istiyorum. ” Muhammed Amca, Salih’i evvela bizim Ağasar deresinde ‘Topal Hafız’ namıyla şöhret bulan Ömer Demir Hoca’nın Duraluşağı’ndaki kursuna teslim ediyor. Salih, 6 yaşında hafızlığını ikmal ediyor. İlkokul’u bitirdikten sonra da İstanbul’a babamın yanına geliyor. Babam, Salih’i İstanbul İmam-Hatip Okulu’na kaydettiriyor. Salih Hoca benden 4-5 yaş büyük.