Yeni bir anayasa yapılsa, partiler bu anayasa üzerinde kendilerinden biraz taviz vererek uzlaşsa, herkesin asgari müşterekleri o anayasaya dercedilse, sonunda bu anayasa Meclis’te kabul edilse ve milletin onayına sunulsa, kötü mü olur?
Bu memleketin insanlarını üçe beşe bölüp, her grubu kendi beğeneceği anayasayla yönetmek herhalde mümkün değil.
Sokakta yan yana yürüdüğüm bir insanla ayrı anayasal sistemlere tabi olacağız.
CHP’li arkadaşım parlamenter sistemle yönetilecek, ben ise Başkan’ın yönettiği bir vatandaş olacağım.
MHP’lilerin anayasası en milli anayasa olacak.
HDP’liler de kimseden geri kalmayacak…
Muhakkak başka toplulukların gönüllerinde başka aslanlar yatıyordur.
Bana saçma geliyor. Sizi bilmem.
Uzlaşmak; kabul etmekte zorlandığın bir şeyin, kendini daha da zorlayarak, ‘öteki’ni anlamaya çalışarak, mümkün olan en alt seviyesine razı olmaktır.
Sen ‘çok milli’ istiyorsun. Öteki ‘az milli’, bir başkası ‘hiç milli’…
Siyaset birbirine zıt ya da birbirinden farklı yönlere giden bu üç çizgiyi telif etme sanatıdır.
Bir dil bulursun, bir yöntem bulursun, lüzumu varsa yumurtanın bir ucunu kırarak düz satıh üstünde durdurursun.
İyi olurdu böyle olsaydı.
Ben, tam anlattığım gibi değilse bile, buna yaklaşan bir çalışma olur diye umuyordum.
Şimdi piyasaya yayılan taslak metinlere bakınca gördüm ki yeni bir anayasanın uzağındayız.