Ak Partinin DNA’sında bir çeşit liberallik vardı. Bunu ‘muhafazakâr demokrat’ etiketiyle kavramsallaştırmışlardı. Terkipte bir mantık sorunu vardı. Her halde ‘dindar’ diyemedikleri için ‘muhafazakâr’ tabirini tercih etmişlerdi. Buna rağmen terkip yerleşti. Kullanıldı.
Zaman içinde ‘muhafazakâr’ tabirinin kapsamı rantı, menfaati içerecek şekilde genişledi. ‘Demokrat’ tabiri de gözle görülür bir şekilde aşındı, eksildi.
Ak Parti asabileşti. Gerginleşti.
Bunda bir takım dış etkenlerin de rolü vardı. Dış etkenler derken tipik ‘dış güçler’ söyleminden bahsetmiyorum.
Bu etkenlerden biri kapatma davasıydı.
Kapatma davasının şöyle bir etkisi olmuş olabilir.