Biz, Suriyeliler yüzünden işsiz dolaşıyoruz.
Bayram tatilinde gidebiliyorsun madem kal orda, geri gelme.
İstanbul’un sokaklarında Suriyeliden geçilmiyor.
Araba kırmızı ışıkta durdu mu Suriyeli dilenciler camlara dayanıyor.
Her tarafta Arapça tabelalar, neresi burası, Türkiye mi, Arabistan mı?
Böyle konuşmalar hakkında sosyolojik, psikolojik tahliller yapabiliriz.
‘Öteki’nden bahsederken atıp tutmak kolaydır.
Fakat bu atıp tutmaların hiçbiri medeniyet, asalet, insaniyet alameti değildir.
Sen nerden geldin? Rumeli’den mi? Kafkaslar’dan mı? Kırım’dan mı?
Hoş geldin.
Hadi şimdi git, savaş, kurtar memleketini.
Biliyorum, bu yaklaşım da, ‘Ne işleri var burada’ sorusu kadar saçma ve gayrı medeni.
Başka sorular soralım.
Senin evine varil bombası atıldı mı?
Senin hiç annen, baban, çocukların bir zalim rejimin askerleri tarafından öldürüldü mü?