Yusuf Ziya Cömert Karar Gazetesi

Yeni sistemde debriyaj yok

Bizim memlekette su değirmenleri çoktu. Her derede üç-dört tane olurdu. Şimdi yine var. Fakat işlemiyorlar. Duyduğuma göre, istersen, randevuyla gidip mısır öğütebiliyormuşsun. Yoğunluktan değil....

12 Mayıs 2017 | 188 okunma

Bizim memlekette su değirmenleri çoktu. Her derede üç-dört tane olurdu.

Şimdi yine var. Fakat işlemiyorlar.

Duyduğuma göre, istersen, randevuyla gidip mısır öğütebiliyormuşsun.

Yoğunluktan değil. Gebiççi günaşırı bir kişi darı öğütecek diye nasıl beklesin sabahtan akşama kadar.

Halbuki, eskiden değirmende sıra olurdu. Bazen sıra münakaşası olurdu.

Şimdi marketlerin servis arabaları ekmekleri köylülerin kapısına asıyor. Ne unla uğraşıyor köylüler ne ekmek pişirmekle.

(Şair arkadaşım, hemşehrim Yaşar Bedri (Özdemir) bir belgeselini yapmıştı değirmenlerin ama, piyasadaki ‘al gülüm-ver gülüm’ çarkına girmeye muvaffak olamayınca öyle kaldı belgesel.)

Nereden icap etti değirmen?

Yine tuhaf bir çağrışımlar silsilesi.

Bizim memleketten bir adam Çanakkale tarafına gitmiş.

Dağın başında bir yel değirmeni görmüş. Önünde koskoca bir pervane var.

Sormuş birisine, “Nedir bu acayip şey?”

Demiş ki adam, “Efendi, bu değirmendir.”

“Nasıl değirmen? Nereden geliyor bu değirmenin suyu?”

“Suya lüzum yok. Bu yel değirmeni.”

“Tamam da, suyu nereden geliyor?”

“Anlatamadım galiba... Rüzgarla çalışıyor. Suya lüzum yok.”

“Ben anlatamadım galiba. Bak kardeşim bu değirmen değil mi?”

“Evet, değirmen.”

“Hah, değirmen. Peki bunun suyu nereden geliyor?”

Hikaye bu kadar.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kleptokrasi taşkınları 22 Kasım 2024 | 175 Okunma Cezalılık algısı 18 Kasım 2024 | 209 Okunma Abdülhamit halledilmeseydi kazanır mıydık? 17 Kasım 2024 | 280 Okunma Bir Gazzeli’ye ‘Nasılsın?’ demek 15 Kasım 2024 | 112 Okunma ‘Devlet aklı’ bulunamadı 13 Kasım 2024 | 266 Okunma