Ankara’da konuşulan iki senaryo var… Ben ikisini de yazayım, Kılıçdaroğlu’nun neden yıllar sonra Baykal’ın kapısını çaldığının cevabını siz bulun.Birinci senaryo: Deniz Baykal asla sadece Deniz Baykal değildir! Devletçidir. Mehmetçik’in Zeytindalı Harekâtı’na başladığı gün Almanya’daki hasta yatağından askerlik fotoğrafını paylaşacak kadar hem de. Kendi partisini karşısına almak pahasına üstelik. Türkiye’nin yakın dönemde karşılaştığı ve “Devlet krizi” aşamasına gelen tüm süreçlerde hep “Akil adam” rolünü oynamıştır. Kılıçdaroğlu tam da bu sebeple muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı olmak için Baykal’ın da onayını, desteğini almak istemektedir. Bu ziyaretle uzun zamandır arasına mesafe koyduğu ulusalcı, Atatürkçü seçmene Türkiye’nin üniter devlet yapısıyla bir sorunu olmadığının mesajını iletmiştir. O mesaj Baykal’ın şahsında sadece seçmene değil farklı yerlere de gitmiş olabilir.İkinci senaryo: Kılıçdaroğlu altılı masada tıkanmıştır. Baykal ile yakınlaşma görüntüsü aslında Akşener’e çektiği bir resttir. “Beni başka alternatifler aramaya mecbur bırakma” demektedir. Akşener yine ikna olmazsa masaya bu kez de kafasındaki asıl senaryo olan Abdullah Gül’ün adını getirmeye...