Meral Akşener'de son dönemde ciddi bir
hareketlenme var.
Bazı köşe yazarları aksini iddia edip "Abdullah
Gül'ün çatı adaylığına yeşil
ışık yaktı" dese de, Halk TV'ye verdiği röportajla
Cumhurbaşkanlığı adaylığını fiilen ilan etti.
Meral Hanım'ın "Gül'ü isteyen sol liberal
bir grup var" açıklaması CHP lideri
Kılıçdaroğlu'na verilmiş bir "Vazgeç bu sevdadan. Gül
ile seçim alamayız" mesajı.
Bu arada Meral Hanım sadece Halk TV'ye röportaj vererek bu işi
pişirmeye çalışmıyor. Çarşı, pazar geziyor. Vatandaşın derdini
dinliyor..
Ancak Meral Hanım'ın çarşı, pazar gezilerinde normal olmayan,
hayatın olağan akışına denk düşmeyen bazı şeyler yaşanıyor.
Meral Hanım nereye gitse karşısına kendisini son derece düzgün
cümlelerle ifade eden, memlekette her şeyin ne kadar kötü olduğunu
çarpıcı örneklerle anlatan bir vatandaş çıkıyor.
Ve ne ilginçtir ki o anlarda kamera hep kayıtta oluyor. Sonra o
diyalog bir anda makyajlanıp, montajlanıp sosyal medyadan ışık
hızıyla dolaşıma sokuluyor.
Ancak tüm bu profesyonelliğe rağmen Meral Hanım sık sık iletişim,
pardon yol kazalarına uğramaktan da kurtulamıyor.
Hatırlayın Elazığ'da devletin depremzedeye yardım etmediğini iddia
etti. Yanına aldığı sözde depremzedeyle beraber kameralar önünde
bir güzel çaktılar iktidara.
Adam şu son cümleyi kurmasaydı 10 numara iş olacaktı: Ben de burada
sizin bir elemanınızım. Kadir Bey ile görüştüm!
Artık kimse o Kadir Bey? Ne konuştularsa! Neyi planladılar
bilinmiyor...
En son Kütahya'da benzer bir olay yaşandı.
Eti Bor'daki işini AK Parti'ye üye olmadığı için kaybettiğini iddia
eden bir vatandaşı Akşener'in karşısına çıkardılar...
Meral Hanım'ın bu haksızlığa isyan etmemesi mümkün değildi.. Hemen
bir tweet patlattı...
"Böyle haksızlık,
vicdansızlık...