MALUM sosyal medya çağındayız... Sınırsız denetimsiz bu mecrada bir
deli kuyuya taş atıyor, kırk akıllı çıkaramıyor. Bu çukurda
yaratılan algılar ustalıkla olguların önüne geçiriliyor, doğru
ayağa kalkana kadar yalan dünyayı dolaşıyor.
Hakkını teslim edelim CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Ekrem İmamoğlu ve ekibi bu mecrayı iyi kullanıyor. İsraf
edebiyatıyla yaptıkları makam aracı şovunun da belediye kasasından
vakıflara yüz milyonlarca lira aktarıldığı hikayesinin de altı boş
çıktı. Ama ne gam...
İmamoğlu amacına ulaştı. CHP tabanını bile rahatsız eden Diyarbakır
ziyareti unutuldu gitti.
Kendisini okumuş, eğitimli zanneden hatırı sayılır bir kitle
belediyede her bürokratın altına 3 makam aracı çekildiğine,
vakıflara yüzlerce milyon lira aktarıldığına, İmamoğlu'nun da bu
yolsuzluklara 'dur' dediğine inanıyor. Vakıflardan ardı ardına
yapılan "Belediyeden tek kuruş almadık" açıklamalarını kimse
görmüyor. Şimdi bu okumuş arkadaşlar için gerçek bir vakıf hikayesi
anlatacağım. Öyle sosyal medya için masa başında hazırlanan kurgu
bir hikaye değil.
Tamamı gerçek ve belgeli. Uzun yıllardır CHP'li başkanlar
tarafından yönetilen Beşiktaş Belediyesi'ne ait Beltaş Vakfı'nda
geçiyor bu hikayede yaşananlar... İçinde yok yok... Hiç işe
gelmeden maaş alan bankamatik memurlar, huzur hakkı adı altında
vakıftan nemalanan parti büyükleri, HDP'li belediyeye yapılan
yardımların taşeron şirketler üzerinden nasıl iç edildiği vs.
Vakıflar Genel Müdürlüğü müfettişleri tarafından hazırlanan Beltaş
raporundan satır satır aktaralım.
-CHP'li belediye vakıfta 12 bin 487 lira maaşla 13 danışman
istihdam ediyor. -Çoğu emekli ve 50 yaş üstü bu danışmanlar hiç işe
gelmeden her ay bankamatikten paralarını çekiyor.
-Belediye Başkanı ve vakıf yönetim kurulu üyeleri katıldıkları her
vakıf toplantısından huzur hakkı adı altında 4'er bin lira para
alıyor.
-Mart 2014'e kadar kasasına bağış olarak yılda sadece 350-400 bin
lira para giren vakfa bu tarihten sonra adeta bağış yağıyor. Vakıf,
2014 sonunda 11 milyon, 2015'te 17 milyon, 2016'da 23 milyon lira
bağış topluyor. Raporda bu durum için "Hayatın olağan akışına
aykırı" değerlendirmesi yapılıyor.
- Beşiktaş Belediyesine imar ve işyeri açma ruhsatı başvurusunda
bulunan herkes Beltaş Vakfına bağış yapmaya zorlanıyor. Büyük
bölümü elden yapılan yüz bin lira ve üzeri bağışlar önce kasaya
alınıyor, daha sonra bankaya yatırılıyor. - Beşiktaş Belediyesi
kardeş belediye ilan ettiği HDP'li Hakkari Belediyesine 2014
yılında bin 800 metre asfalt yardımında bulunuyor. Bu iş için vakıf
kasasından yüklenici firmaya 5 milyon 15 bin lira ödeme
yapılıyor.
Raporda 2014 yılı Karayolları Genel Müdürlüğü ve Çevre Şehircilik
Bakanlığı birim fiyatlarına göre bu iş en fazla 1 milyon liralık
bir imalatın yeterli olacağı tespitinde bulunuluyor.
Yani Beltaş Vakfından yüklenici firmaya işin maliyetinin 5 katı
ödeme yapılarak haksız menfaat sağlanıyor.
- Beşiktaş Belediyesi'nin HDP'li belediyeye yaptığı bu ilginç
yardımı CHP lideri Kılıçdaroğlu "Hakkari'ye asfaltı biz götürdük"
sözleriyle savunuyor! -Buhar olup uçan 4 milyon liranın kimin
cebine gittiği tespit edilemiyor. Daha "Bu kadar da olmaz"
diyeceğiniz çok ayrıntı var bu vakıf hikayesinde ama yerimiz
dar...
İsraf edebiyatıyla İstanbul'da yoksula, garibana kol kanat geren
vakıflara iftira atanlar önce kendi kapılarının önünü süpürmeli.
Hele hele vakıflar konusunda böyle bir sicilleri varsa hiç
konuşmamalı.